Sınırı koyan beyindir…

İnsanlar doğar, büyür, yaşar ve ölür.

Yaşarken boş durmayız pek çoğumuz. Hayaller kurar, planlar yaparız. Hedeflerimiz vardır, gerçekleştirmek istediğimiz. Bilinçli ya da bilinçsiz seçimlerimizin sonucunda bazen hedefe varır, bazen etrafında dolanırız. Ve bazen de hedefin aksi yönde gider adımlarımız.

Hedefe giden süreçte en büyük motivasyon kaynağımız, kendimize yapabileceğimize olan inancımızdır. Tabii ki arkadaşlarımızın, ailemizin, çevremizdeki insanların da “YAPABİLİRSİN” dediğini duymak birer itici güç olur bizim için. Arada sırada da negatif enerjisiyle bizi umutsuzluğa sokan insanlar ve olaylarla karşılarız. Böyle zamanlarda yapılacak en iyi hareket kulaklarımıza birer tıkaç geçirmek olabilir. Çünkü olumsuz duyguların çekim gücü çok fazladır. Ve beyin neyin olamayacağına inanırsa bunu mümkün kılar. Şöyle ki “Bu sınavdan asla geçemem” fikri sizin o sınavdan asla geçememeniz için beyninize komut olarak gider. Çünkü bu sizin düşünceniz ve beyninize bu komutu siz verdiniz. Bu tıpkı ağacın dalından elmayı koparmak istemeniz gibidir. Ben o elmayı alırım ya derseniz dala bir şekilde temas eder ve elmayı afiyetle midenize indirirsiniz. Ama yok efendim şimdi düşerim dala uzanırken derseniz, bence de elmayı almayı denemeyiniz.

Unutmayın HER ŞEY kafada başlar ve yine orada biter. Hayatta her şeyin mümkün olduğuna inanarak çizdiğiniz sınırlardan kurtulmanızı dilerim.