İş hayatında en yıpratıcı neden "aşırı iş yükü"



Fransa'da özel sektörde yapılan bir araştırma, işhayatında en önemli stres nedeninin "aşırı iş yükü" olduğunu gösterdi.

Paris- Fransa'da özel sektör çalışanları üzerinde OpinionWay isimli şirket tarafından yapılan araştırma, iş yerinde en büyük stres etkeninin yüzde 43 ile "aşırı iş yükü" olduğunu ortaya koydu.
Araştırmada, çalışanlarınyüzde 41'i iş hayatındakihiyerarşik baskının kendilerini strese soktuğunu söylerken, yüzde 32'sine göre ise işlerini kaybetme korkusu en büyük stres nedeni.

“ZOR ŞARTLAR”



Hepimiz biliyoruz ki çalışmak bazen olduğundan daha zor hale gelebiliyor bazılarımız için. Hatta kimisi statüsü iyi bile olsa zor şartlar altında çalıştığını iddia edebilir. Peki hiç sizden konum olarak daha alt bir mevkide çalışanın “zor şartlar” tanımının ne olduğunuz düşündünüz mü?

İŞ’te Mola


Eğer bir iş yerine bağlı olarak mesai saatleri kavramlarına uygun çalışmaktaysanız sizin için en değerli an budur. Kendi adıma belirtmeliyim ki benim molam standart mola saatlerine denk gelmiyor. Yaklaşık 4 senedir böyle. Öğle tatilerinde arkadaşlarla sohbet etmek şöyle dursun, dışarıya çıkıp yemek yemişliğim bile yoktur. Sanıyorum ki konusu bu olan bir anket yapılsa “BEN” örneğinden çıkan sayı fazla olur. Ve hiç birimiz buna şaşırmayız.

Özgün çalışan sendromu…




“Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır” atasözüne katılıyor musunuz? Eğer siz buna katılıyorsanız ve yöneticinizin katılmıyorsa; iş yerinde stres artırıcı bir nedeniniz daha var demektir.

Her birey kendine özgü bir şekilde çalışır. Masası dağınıkken daha rahat çalışan biriyseniz düzenli masada çalışan iş arkadaşlarınız size ilginç gelebilir. İş yapış tarzınız hızlı ise iş yerinizde agresif olarak etiketlenebilirsiniz. Bir ihtimal pozitif düşünen birine rastlarsanız o sizin seri bir çalışan olduğunuzu düşünebilir.  Sizin yaptığınız iş başka biri tarafından farklı bir şekilde yapılmış olabilir. Muhtemelen yapılıyordur ya da yapılacaktır.

İş kaybının yüzde 12'si bu yüzden...


Özellikle son günlerde H1N1 virüsünün tekrar görüldüğü ile ilgili haberler gündemde. Birçok kişinin aklına bu konuyla ilgili sorular geliyor. Özellikle H1N1 gibi büyük salgınlardan sonra virüsü tamamen ortadan kaldırmak zaman alır. Özellikle de daha önce virüsle temas etmemiş kişilerde görülme ihtimali daha yüksektir.







Genellikle endişeye yer vermeyecek bir şekilde seyreden grip, zaman zaman çok ağır bir tabloya da dönüşebiliyor, hatta kişiyi yatağa düşürüp riskli gruplarda ölümcül bile olabiliyor. Grip, “influenza” virüsünün solunum yoluyla insan vücuduna girmesiyle oluşan ve salgınlara yol açan bir enfeksiyon hastalığı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün verilerine göre, grip her yıl dünya nüfusunun yüzde 5’ini etkiliyor. Hastalık, tüm tehlikelerine rağmen ülkemizde genellikle hafife alınıyor. Oysa gribin neden olabileceği komplikasyonlar sonrasında özellikle ileri yaştakiler, çocuklar, kronik hastalığı olanlar ve bağışıklık sistemi baskılanan kişilerde ölüme kadar varabilen ciddi sonuçlar doğurabiliyor…


Kariyer resmini çizdiniz mi?



Öğrencilik hayatımızın başlangıcında hepimizin hayalleri vardı. Kimimiz doktor, kimimiz öğretmen olmayı hayal ettik. En havalı meslekti bazen seçtiğimiz, bazense gerçeklikten uzak hayallerimiz oldu. Örnek olarak kendi yeğenim Ömer’in hayalini sizlerle paylaşıyorum. Kendisi 7 yaşında ve ilkokul 1’i okuyor. Kariyer hayali şimdilik UZAY İTFAİYECİSİ olmak.


Ancak gelişen teknoloji, zorlaşan yaşam şartları herkesi hayallerine kavuşturmuyor. Birçoğumuzda, kendimizi tanıdıkça ve geliştirdikçe hedeflerimizi değiştirdik. Buna göre yapılması gereken değişen hedeflerimize göre kariyerimizi planlamaktır.

Doğum izni arttırılacak mı?


Sağlık Bakanı Recep Akdağ, doğum izninin artırılması konusunda çalışma yapıldığını ancak henüz kesinleşmiş bir kararın olmadığını açıkladı. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, doğum izninin artırılması konusunda çalışma tarafının ''kadın istihdamını azaltacağı'' endişesinin olduğunu söyledi.

Çalışanların yüzde 77'si zam bekliyor



İnsan kaynakları danışmanlık şirketlerinden Randstad, "Global iş dünyası eğilimleri" raporunun dördüncüsünü yayımladı. Araştırmaya göre çalışanların yüzde 77'si 2013'te zam almayı umuyor

İş dünyasının nabzını ölçmeye yönelik 10 yıldır 'Workmonitor' adıyla yılda dört kez global iş dünyası eğilimlerini araştıran insan kaynakları danışmanlık şirketi Randstad, 2012'nin son araştırmasını yayımladı.Avrupa, Asya Pasifik ve Amerika kıtalarını içeren, Türkiye'nin de dahil olduğu 32 ülkeyi kapsayan bu yılın son araştırmasında önemli bulgular ortaya çıktı.18-65 yaş aralığındaki binlerce çalışanın katıldığı araştırmaya göre Türkiye'de çalışanların yüzde 77'si 2013'te zam bekliyor.

İşe alımda en çok buna bakılıyor


Hala geleneksel yöntemleri kullanıyoruz. İş kapısını tanıdıkları açıyor.

Firmalar yeni işçi alımında geleneksel yöntemlerden vazgeçmiyor. İşçi alımında en fazla kullanılan yöntem, çalışanların veya tanıdıkların tavsiye ve referansları.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'nın (SETA) yaptığı araştırmaya göre, firmaların ancak 4'te 1'inin insan kaynakları sistemi bulunuyor.

Renkler ve Biz Çalışanlar


Geçip giderken sadece rengi nedeniyle fark ettiğiniz bir mantoyu aldığınız hiç oldu mu? Ya da sadece cilt rengi güzel diye alıp hiç okumadığınız bir kitabınız oldu mu? Peki gördüğünüz bir renk karşısında “Ay, bu rengi de hiç sevmem!” tarzında bir yorum yaptınız mı?

Renklerin insanlar üzerinde bunlara benzer sayısız etkisi vardır. Bazı renkleri çok sever bazılarından hiç hoşlanmayız. Tüm bunlar demek oluyor ki; bizim için doğada var olan her renk farklı anlamlar ifade ediyor. Hepsinin bize hissettirdiği bir duygu, bir düşünce var. Örneğin Garanti Bankası yeşili kullanır çünkü bu insanlara güven verir. Kırmızı pek çok gıda firmasının ürünlerinin paketini süsler. Nedeni iştah açıcı olmasıdır.

Pozitif Olmak


Çalışma hayatındaki stres ve güçlükler, sağlık sorunları, hızla geçen zaman, aile ve iş ortamı, günümüzün hızlı yaşam temposu ve daha birçok nedenle pek çok kişi bu terimi unutmuş olsa da “Pozitif Olmak” hala kitapların en ilgi çekici konularından biridir.
Yapılan araştırmalar sadece iş hayatında değil günlük hayatımızda da pozitif olmanın bize bedenen ve ruhen iyi geldiğini gösteriyor. Bir çok insan bunun için meditasyon ve yoga yapıyor. Sadece işte yaşadığı stresi, olumsuz gelişmeleri unutmak için iş çıkışında spora giden çalışan sayısı epey fazla. Bazı şirketlerde bunun için spor salonları da mevcut.

LAURIE NICHOLS’IN FİRMASI

Metal parçaları üreten bir firma, son beş yılda önemli ölçüde büyüme göstermiştir. Laurie Nichols işe iki işçi ve 20. 000 dolarlık satış hacmiyle başlamıştır. Bugün çalışan işçi sayısı 65 ve bu yıl beklenen satış hacmi 1. 250. 000 dolardır. İlk yıllarda her işçiden ne beklendiği açıktı. Herkes her şeyi yapmayı bilirdi ve zaten onlardan beklenen de buydu. Ancak bugün durum farklıdır ve Bayan Nichols her işçiye yerine getirmesi gereken görevleri açıkça belirten birer yönerge göndermesi gerektiğinin farkındadır.

Deneme son yayın

Deneme Yayın